İAOSB katılımcıları ve çalışanlarına internet üzerinden Covid-19’a karşı alınacak önlemler semineri veren İzmir İl Sağlık Müdürlüğü Bulaşıcı Hastalıklar Birim Sorumlusu Dr. Kızılelma, maske, hijyen ve sosyal mesafeye dikkat çekti.
Kişilerle ne kadar çok temasınız varsa ve kişisel koruma alınmadıysa hastalığın bulaşması da o denli kolay ve hızlı oluyor. Çalışanlar arasında sosyal mesafe sağlanmalı, temizlik ve dezenfeksiyon için planlama yapılmalı.
İzmir İl Sağlık Müdürlüğü Halk Sağlığı Hizmetleri Başkanlığı’ndan Bulaşıcı Hastalıklar Birim Sorumlusu Dr. Metin Kızılelma, İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Hilmi Uğurtaş ile gerçekleştirdiği görüşmenin ardından Bölge katılımcıları ve çalışanlarına “COVID-19 Hastalığında İş Yerlerinde Alınacak Önlemler” başlıklı seminer ile değerli bilgiler aktardı. İnternet üzerinden gerçekleştirilen seminere, Bölge katılımcıları ve çalışanları yoğun ilgi gösterdi.
Corona virüs konusunda gösterdiği hassasiyet ve aldığı tedbirlerden dolayı İAOSB Yönetimine teşekkür eden Kızılelma, Ocak ayında Çin Halk Cumhuriyeti’nde ortaya çıkan virüsün, bulaştığı kişide özellikle ateş, öksürük ve nefes darlığının yanı sıra kas ağrısı ve gribal enfeksiyon belirtilerinin görülmesine neden olduğunu söyledi.
Virüsün erkeklerde daha sık görüldüğünü vurgulayan Kızılelma, hastalığın kronik rahatsızlığı olanlarda daha ağır seyrettiğini bildirdi. Virüsü taşıdığı halde çok hafif atlatan kişilerin de olduğunu, bu nedenle farkında olmadan başkalarına bulaştırabileceklerini vurgulayan Kızılelma, “Bulaş, solunum yoluyla oluyor. Soluma, konuşma, hapşırma ve öksürme esnasında ağızdan çıkan damlacıkların solunması ve/ veya damlacık ile kirlenmiş yüzeyle temas eden elin; ağız, burun ve göze değmesi ile hastalık bulaşıyor. Bu nedenle maske takmak hayat kurtarıyor” diye konuştu.
Bu önlemleri mutlaka alın
Corona virüs vaka tanımına uyan hastalarda solunum yolu numunelerini PCR tarama testi ile gerçekleştirdiklerini bildiren Kızılelma, filyasyon çalışmalarında da gerek duyulduğunda tarama testinin uygulandığını söyledi. Corona virüse karşı iş yerlerinde alınacak önlemlere de değinen Kızılelma, maske kullanımı, ellerin 20 saniye boyunca yıkanması, sık sık ellerin dezenfekte edilmesi ve sosyal mesafe kurallarının öneminin altını çizdi. Kızılelma, iş yerlerinde alınması gereken önlemlere ilişkin şu bilgileri aktardı:
“Sağlık Bakanlığı tarafından yayınlanmış algoritmalarda, kapalı iş yerlerinin alacağı önlemler açıkça yazıyor. Öncelikle salgına karşı çalışma ortamındaki risk analizinin yapılması çok önemli. Personelin sık kullandığı yerlerden olan çalışma alanları, tuvaletler, yemekhane, dinlenme alanları, soyunma-giyinme odalarının dezenfekte edilmesi ve havalandırılması gerekir. Özellikle sosyal paylaşım alanları, dinlenme alanları ve giyinme odaları bulaş kaynağı yerler olarak karşımıza çıkıyor. Sağlık Bakanlığı’nın Enfeksiyon Kontrol Önlemleri, Toplumda Salgın Yönetimi, Kurum ve İşletmelere Yönelik Enfeksiyon Kontrol Önlemlerine ilişkin hazırladığı rehberde (https:// covid19bilgi.saglik.gov.tr/tr/) iş yerlerinin özelliklerine göre alınması gereken önlemleri bulabilirsiniz.
Hijyene dikkat
Salgından korunma sürecinde maske, eldiven, gözlük gibi kişisel koruyucu ekipmanlar çok önemli rol oynuyor. Özellikle iş yerlerinde bu ekipmanların en değerlisi cerrahi maskelerdir. Tüm iş yeri çalışanları tıbbi maske kullanmalıdır. Hastalık özellikle; damlacık yolu ve bu damlacıkların kirlettiği yüzeylere temas eden ellerin göz, ağız ve buruna dokunması ile bulaşıyor. Damlacık yolu ile bulaşabilen enfeksiyonlarda konuşmanın tonu, hatta şiddeti bile salgının yayılmasında çok etkili oluyor.
Özellikle öksürme ve hapşırma ile bu damlacıklar daha uzun mesafelere yayılabilir. Bu nedenle maske kullanımı çok önemli ki kendimizi de karşımızdaki insanları da koruyabilelim. Maskesi olmayanların iş yerlerine girmemesi gerekiyor. İş yeri çalışma mekanlarının yanı sıra; servis araçlarında, ofis, toplantı odası, dinlenme alanlarında, çalışan soyunma-giyinme odalarında mutlaka maske kullanılması gerekiyor. Kişilerle ne kadar çok temasınız varsa ve kişisel koruyucu önlemler alınmadıysa enfeksiyon riski o kadar fazla oluyor. Kişisel koruyucu ekipman kesintisiz olarak kullanılmalıdır. Bu konuyla ilgili mutlaka personele eğitim verilmelidir. Maske sürekli takılıp çıkarılmaz, kişinin ağzını ve burnunu tamamen kapatacak şekilde kullanılmalıdır. Maske tek kullanımlıktır. Maskeyi çıkarmamız gerekiyorsa da yenisiyle değiştirmeliyiz.
Temizlik ve dezenfeksiyon
Maske kullanımı ne kadar önemliyse, kirli yüzeylere temas ettiğimiz ellerle gözümüze, burnumuza ve ağzımıza dokunmak da bir o kadar önemli. Solunum yolu ile bulaşan enfeksiyonlarda maske kullanımı kadar el ve malzeme temizliği de büyük rol oynuyor. Ellerin su ve sabunla en az 20 saniye boyunca, ovularak yıkanması gerekiyor. Ellerin bazı bölümleri 20 saniyeden az yıkanırsa, kirli kalma ihtimali çok yüksek olur. Eğer mümkünse sıvı sabun kullanılmasını öneriyoruz. Avuç içlerinin, parmak aralarının, parmak uçlarının ve elin üstünün ovulması, eller kurulandıktan sonra da kağıt havlu ile musluğun kapatılması gerekir. Kapı kollarını da kağıt havlu ile açmakta yarar var diye düşünüyorum. Tuvaletlerle su ve sabunlar mutlaka fotoselli olmalıdır. Tek kullanımlık havlular kurutma makinesinden daha değerlidir. Çalışan sayısına göre yeterli sayıda lavaboların olması ve tuvaletlerde sabun, kağıt havlu bulunması gerekir. Sabun ile el yıkama imkanınız yoksa, alkol bazlı antiseptik ile ellerin temizlenmesini öneriyoruz.
Yanlış eldiven kullanımı, daha fazla enfeksiyon kaynağına neden olabiliyor. Maske, eldiven, gözlük gibi kullandığımız ekipmanları çöp kutusuna atmamamız gerekiyor. Bunları, normal çöpe atmadan önce çift poşete koyup, öyle imha etmeliyiz. Gözlük, yüz koruyucu ve siperlik kullanıyorsak eğer, mutlaka yüzde 70’lik alkol ile bu siperlikler temizlenmelidir.
İş yerleri hijyeni için giriş ve çıkışlarda bulaş riskini artırabilecek durumlar göz ardı edilmemelidir. İş yerlerinde sık kullanılan alanlarda, servis olarak kullanılan araçların girişlerinde, ofis girişlerinde, mutfak yemekhane ve dinlenme alanlarında, soyunma odalarında alkol bazlı el dezenfektanlarının bulunması gerekir.
Sosyal mesafe uygulanmalı
Bu salgın ile beraber sosyal mesafe de girdi hayatımıza. Çalışma ortamında, sosyal mesafe kuralı gözetilerek çalışma yöntem ve düzenleri yeniden gözden geçirilmeli ve yeni önlemler alınmalıdır. Çalışma ve hizmet alanlarında sosyal mesafe çok önemli. Çalışma alanında aynı anda bulunan çalışan sayısı asgari oranda tutulmalı ve çalışanlar arasında sosyal mesafeye özen gösterilmelidir. Kişi sayısının artması, riskin artması anlamına geldiği için zorunlu haller dışında görevli olmayan kişilerin çalışma alanlarına girmemesi gerekir. Bekleme alanları varsa eğer, sosyal mesafe kurallarına göre düzenlenmelidir. Örneğin bu alanlardaki koltuk sayıları azaltılıp, aralarındaki mesafe arttırılabilir. Servis araçlarının taşıma kapasiteleri yeniden gözden geçirilmeli ve mutlaka her oturanın yanındaki koltuk boş bırakılmalıdır.
Özellikle çay ve sigara içilen dinlenme alanları da oldukça önemli. Bir şeyler içilip sohbet edilen bu alanlarda bulaş riski yüksektir. Yemekhanelerde de maske çıkarılacağı için masa ve sandalyeler arasında en az 1,5 metre mesafe olmalı, kişiler çapraz oturmalıdır. Soyunma-giyinme odalarında da sosyal mesafede sıkıntı yaşanıyor. Personelin en kısa sürede kıyafet değişimini yaparak bu odalardan ayrılması gerekmektedir. Tuvaletlerde erkekler için özellikle bir dolu bir boş pisuvar bırakılmalı ve genel tuvalet temizliğine çok dikkat edilmelidir. Asansörlerdeki kişi sayısı kapasitenin 3’te 1’i kadar olmalı, kişiler yüz yüze bakmamalıdır.
Çevremizi de temiz tutalım
Enfeksiyon kontrolünde çevre temizliği de büyük önem taşıyor. İş yerinde alınacak temizlik ve dezenfeksiyon önlemlerinin yakından takip edilmesi gerekiyor. Yemekhaneler dahil günlük temizliğin su ve deterjan ile yapılması gerekiyor. Yoğun kullanılan alanlar sık sık havalandırılarak temizlenmelidir. Yüzeylerin temizliğinde özellikle çamaşır suyu ve yüzde 70’lik alkolü öneriyoruz. Ortak ekipmanların; kapı, pencere kolları, aydınlatma sistemleri, asansör gibi yüzeylerin 1/100 sulandırılmış çamaşır suyu ile, ortak kullanım alanlarındaki tuvalet ve lavaboların ise 1/10’luk çamaşır suyu ile temizlenmesi gerekiyor. Temizlik yapan personelin eldiven kullanma zorunluluğu olduğunu da unutmamalıyız.
Bütün mekanlarda; servis araçlarında, iş yerlerinde, kabinlerde doğal hava akımının sağlanmasını istiyoruz. Odalar ve diğer kapalı alanlardaki camlar günlük rutin temizlik esnasında açık olmalı ve temizlik sonrası en az 1 saat açık bulundurulmalıdır. Doğal havalandırma yapamıyorsak merkezi havalandırma yapmalı, filtre değişimlerine özen göstererek, mümkün olduğunca düşük fanda havalandırmayı kullanmalıyız.
Yurt içi seyahatten dönen çalışanların mutlaka bir sağlık kontrolünden geçmesi gerekiyor. Tüm bu önlemlere ilave olarak iş yerlerinde bulaş riskini minimum seviyeye indirmek için aynı vardiyada ya da serviste yer alanların listeleri tutulmalıdır. Hastalık saptanan kişilerle yakın temasta olanları 14 gün izole ediyoruz. Kişilerin sadece iş yerlerinde bu önlemleri alması yetmiyor, normal hayatlarında da ev hayatlarında da işe gidip gelirken de bu önlemleri aynen devam ettirmesi, salgının sona erdirilmesi mücadelesinde büyük önem taşıyor.”