İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi
Adres: M. Kemal Atatürk Bulvarı No : 42 35620 Çiğli / İZMİR

Telefon::(232) 376 71 76
Faks::(232) 376 71 00

Harita

Sanayicinin Kanununa’ OSBDER Genel Kurulu’ndan ortak ses yükseldi

Organize Sanayi Bölgeleri Derneği (OSBDER) 12. ve 13. Genel Kurulu, İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi’nin ev sahipliğinde gerçekleştirildi. Divan Başkanlığını Kemalpaşa OSB Başkanı Kamil Porsuk’un üstlendiği Genel Kurulda, mevcut Başkan Hilmi Uğurtaş, bir kez daha derneğin Yönetim Kurulu Başkanlığına seçile-rek güven tazeledi.
 
OSBDER Yönetim Kurulu’nda; Tekirdağ Çerkezköy Başkanı Eyüp Sözdinler, İstanbul Dudullu OSB Başkanı Murat Önay, Kocaeli-Gebze OSB Başkanı Vahit Yıldırım, İstanbul Birlik OSB Başkanı Şenol Telli, Anadolu OSB Başkanı Hüseyin Kutsi Tuncay ve Bursa Hasanağa OSB Başkanı Ömer Faruk Korun’un isimleri yer aldı.
 
Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu ve Uygulama Yönetmeliği’nde yapılması planlanan değişikliğe ilişkin değerlendirmelerin paylaşıldığı toplantıda, OSBDER ve Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu (OSBÜK) temsilcileri konuyla ilgili ortak söylemlerde bulundular.
 
OSBDER Başkanı Hilmi Uğurtaş, kanunda yer alan bazı maddelerin OSB’lerin ve Türk sanayinin önünde ciddi engeller oluşturabileceğine dikkat çekti.
 
OSBÜK Başkan Vekili Seyit Ardıç da sanayicilerin sesini kamuoyuna duyuran OSBDER ve OSBÜK’ün taslaktaki aynı maddeler üzerinde hem fikir olduklarını vurguladı. Ardıç, OSBÜK olarak taslağa ilişkin 79 OSB’den gelen itirazları rapor haline getirerek Bakanlığa sunacaklarını söyledi.
 
OSBÜK Yönetim Kurulu Üyesi, aynı zamanda Ege Bölgesi Sanayi Odası Meclis Başkanı ve Menemen Plastik İhtisas OSB Başkanı Salih Esen de derneklerin önemine dikkat çekerek; tasarıya ilişkin OSBDER ve OSBÜK’ten yükselen ortak sese kulak verilmesi gerektiğinin altını çizdi.
 
Anadolu OSB Başkanı Hüseyin Kutsi Tuncay ise mevcut kanunun 20 yıl içinde 22 kez değişikliğe uğradığını hatırlatarak, OSB yönetimlerinin mülki idarenin başkanlığına devredilmesi çabasına anlam veremediklerini söyledi.
 
Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Kamil Porsuk da tasarıdaki değişiklik önerilerine ilişkin tüm OSB’lerin aynı fikirde olduğunun altını çizerek, “OSB’ler olarak zaten devlet görevlilerimiz ile çalışıyoruz ama getirilmek istenen yasa ile OSB’ler üzerinde böyle bir müdahaleyi doğru bulmuyoruz” dedi.
 
Değişim gerekçesinin nedenlerini bulamıyoruz
 
OSBDER Başkanı Hilmi Uğurtaş, OSB Yasası’nda değişiklik istenen bazı maddelerin gerekçesini anlayamadıklarına dikkat çekti.
 
OSB yöneticilerinin, katılımcılarının ihtiyaçlarına birinci elden ve hızla cevap verdiği için başarılı olduğunu, birçok ülkenin Türkiye’nin OSB modelini örnek aldığını açıklayan Uğurtaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
 
“OSB’ler Türkiye’nin en iyi işleyen kurumları arasında yer alıyor. Son 5-6 yıldır alınan kararlarda OSB yönetimlerinin yetkilerinin azaltılmaya başladığını görüyoruz. Aldığı hızlı ve etkin kararlar ile sanayinin çarklarına uyum sağlayan OSB yönetimleri, Bölgenin ihtiyacı olan bir satın alım veya yatırım yapmadan önce Bakanlıktan onay almak zorunda kalacak. Eksik uygulamalar yapan OSB’ler olabilir. Bakanlığımızın en önemli görevlerinden birisi OSB’leri denetlemektir. Eksik veya yanlış uygulamanın yapıldığı birkaç OSB’den dolayı; doğru işleyen, sanayicisine hızla hizmet götüren ve Türkiye’nin artık dışarıya ihraç ettiği bir sistem olan OSB’lerimizi cezalandırmamalıyız.”
 
16 OSB 1 Vali
Taslağın gündeme taşınmasının ardından özellikle yönetim değişikliğine ilişkin madde nedeni ile birçok sanayicinin kendisini arayarak duydukları memnuniyetsizliği dile getirdiklerini söyleyen Uğurtaş, “Taslak hayata geçerse Genel Kurullar ortadan kalkacak. Biz, Genel Kurul’da sanayicilerimize hesap veriyoruz. Sanayicimizin dilek ve temennilerini alıyoruz, bütçemizi onaylatıp yatırımlarımızı yapıyoruz. Müteşebbis heyet kurulacak ve Başkanlığı Vali yürütecek deniyor. Bizim itirazımız valilik makamına değil. İzmir’de 16 OSB var, valimiz hangi OSB’mize vakit ayıracak? Kaldı ki valilerimiz 2-3 senede bir değişiyor. Kamunun OSB’lere girmesi yapılması planlanan satın alım ve yatırım işleyişinin uzaması, karar alma mekanizmalarının zorlaşması, özerk yapıda olan OSB’lerin kamulaştırılmasına neden olur. Bu nedenlerden dolayı Türkiye’deki OSB’ler olarak planlanan yapının yeniden gözden geçirilmesini talep ediyoruz” diye konuştu.
 
Tahsis konusu OSB’lerden yatırımcıları uzaklaştırır
 
Taslaktaki bir diğer önemli maddenin tahsis konusu üzerine yapılandırıldığını açıklayan Uğurtaş, bunun ticari ilişkilere müdahale anlamına geldiğini vurguladı. Uğurtaş, “Tahsis yaptığınız bir sanayicinin başka yerlerde de yatırımları varsa, tahsis süresince hissesi yüzde 10’dan fazlaysa, firma hissesini devrederken veya yabancı ortak alırken, Bakanlıktan izin almamız gerekecek. Eğer Bakanlık izin vermezse şirket hissesini satamayacak, ortak alamayacak. Ticari ilişkilere böylesi bir müdahale varken OSB’lere yatırımcı gelmek ister mi?” dedi.
 
OSB yönetimlerinin 2 dönem ile sınırlandırılması maddesine de değinen Uğurtaş, OSB’lerin birikimlere dayanarak yönetilmesi gereken önemli yatırım alanları olduğunu vurguladı. Bu nedenle sanayicisinin güvenini arkasına alan yöneticilerin görev sürelerine ilişkin kısıtlamanın tekrar değerlendirilmesi gerektiğine dikkat çeken Uğurtaş, “Geçtiğimiz yıllarda da TOBB’un ve TESK’in görev süreleri 2 dönem ile sınırlandırılmış, bu karar Anayasa Mahkemesi’nden dönmüştü. Ortada bu kadar net bir karar varken kanuna tekrar konulmak istenen bu maddenin yeniden ele alınmasını istiyoruz. Eğer yönetimler sanayicisinden güven alıyorsa, yöneticiler de görevlerine devam etmek istiyorsa bunun önüne geçilmemesi gerekir. Çünkü OSB’ler ciddi birikim ve tecrübelere dayanarak yönetilmesi gereken yatırım alanlarıdır. Genel Kurul yönetimden memnun değilse zaten seçmez” ifadesinde bulundu.
 
Yeniden değerlendirmelerini istiyoruz
 
OSBDER ve OSBÜK’ün taslaktaki maddeler üzerinde görüş birliğinde olduklarını vurgulayan Uğurtaş, özellikle altını çizdikleri maddelerin, OSBÜK ve OSBDER’in değerlendirmelerinin ardından revize edilmesini temenni ettiklerini söyledi.
 
Uğurtaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
 
“Sanayici, istihdam ve üretim sağlayarak ekonomiye katkıda bulunur. Sistem içerisindeki tüm aktörlerin farklı düşünmediğini biliyorum. Siyaseti işin içine karıştırmadan, sadece kanun yürürken ihtiyaç duyulduğu zaman tüm siyasi partilerin komisyonlarında sorunlarımızı dile getireceğiz. Her siyasi partiden görüş alacağız. Umuyoruz tüm OSB’lerin üzerinde mutabakata vardığı itirazlar dikkate alınarak, taslakta gerekli değişiklikler yapılır.”
 
Zor bir süreçten geçiyoruz
 
OSBDER Başkanı Hilmi Uğurtaş, Türk sanayinde, yapılması planlanan değişiklikler nedeni ile zor bir dönemden geçildiğini söyledi.
 
Bu süreçte derneklerin ‘ortak aklın ifade edilmesi’ noktasında ne denli büyük bir rol üstlendiğinin bir kez daha ortaya çıktığını vurgulayan Uğurtaş, konuyla ilgili sözlerini şöyle sürdürdü:
 
“Sivil toplum örgütlerimizin sesinin daha dikkatli dinlendiğine inanıyorum. 1999-2000 yıllarında OSB’ler Kanunu çıktıktan sonra 2007-2008 yıllarında genel kurulun kaldırılması konusunda ciddi tartışmalar yine gündem olmuştu. O tarihte el birliği ile dile getirdiğimiz haklı gerekçeler sonucunda genel kurulların devamlılığını sağladık. O dönem, aynı zamanda OSBDER’in de kurulma süreci oldu. Burada önemli olan OSB’lerin sesini hür ve rahat bir şekilde dile getirmesi… Sesimize güç katacak seslere bugün daha çok ihtiyacımız var. Bu nedenle derneğimize üye olalım. Çünkü mevcut sıkıntılar Türkiye’deki tüm sanayicileri ilgilendiriyor.”
 
Ardıç: 79 OSB’nin görüşünü Bakanlığa iletmeye hazırlanıyoruz
 
OSBÜK Başkan Vekili aynı zamanda Ankara Sanayi Odası 2. ve 3. Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Seyit Ardıç, OSBDER çatısı altında yer almaktan büyük memnuniyet duyduklarının altını çizerek, OSBDER ile OSBÜK’ün tasarıya ilişkin değerlendirmeler noktasında hemfikir olduklarını söyledi. Sorunların ortak, çözümün ise net olduğunu vurgulayan Ardıç, sanayicinin sesi olan OSBDER ve OSBÜK’ün değerlendirmelerinin dikkate alınarak gerekli düzenlemelerin yeniden planlanacağına inandıklarını bildirdi.
 
Uğurtaş’ın taslağa ilişkin değerlendirmelerine katıldıklarını ifade eden Ardıç, OSB’lerde yargıya taşınan bir konu nedeni ile mahkeme kararının beklenmeden Yönetim Kurulu Başkanının görevden alınabilmesi maddesini de yerinde bulmadıklarını söyledi. Ardıç, “Bu madde de oldukça ilginç. Çünkü herhangi bir nedenle 7-8 yıl davası süren OSB’lerin olduğunu biliyoruz. Sorunlarımız aynı, çözümleri belli. OSBÜK’e 79 OSB’den görüş geldi. Geçtiğimiz haftalarda bölge müdürlerimizden oluşan komisyonumuz ile bir araya geldik. OSB’lerimizden gelen tüm görüşleri raporladık. Bakanımızdan randevu istedik. OSBÜK Yönetim Kurulu olarak bu görüşleri kendilerine takdim edeceğiz. Derneğimizin tüm sanayicilerin sesi olduğunu unutmadan, üye sayımızı arttırarak OSBDER’in gücüne güç katmalıyız” dedi.
 
Porsuk: Doğru kararın taslağa yansıtılmasını sağlamamız lazım
 
Kemalpaşa OSB Başkanı Kamil Porsuk da OSBDER ile OSBÜK’ün taslaktaki başlıklar ve çözüm önerileri konusunda aynı düşünceleri paylaştığını söyledi. Porsuk, “Birleşilen nokta ve hedefler aynı. OSB’ler olarak bu hedefler doğrultusunda girişimlerde bulunarak, doğru kararların çıkmasını sağlamamız gerekir. Biz, Kemalpaşa OSB olarak, yasada değiştirilmek istenen yönetim maddesi doğrultusunda işleyişini sürdüren bir OSB’yiz. Valimiz, aynı zamanda Bölgemizin Müteşebbis Heyet Başkanı. İzmir’de 13 OSB var ama 12 tane daha vali yok. Bu noktada ortak akılla çözüm bulunmalı. Devlet görevlilerimiz ile zaten iş birliği içinde çalışıyoruz ama yasada yapılması planlanan değişikliler ile OSB’lere bu kadar müdahale edilmemeli diye düşünüyorum” dedi.
 
Tuncay: Bu kanun onaylanırsa deniz kenarına OSB kurulabilir
 
OSBDER Yönetim Kurulu Üyesi, Anadolu OSB Başkanı Hüseyin Kutsi Tuncay da tasarıdaki OSB yer seçim şartlarına ilişkin değişikliğe dikkat çekti. Mevcut kanunda OSB’lerin göl, dere, deniz kenarı, ormanlık alanlar ve verimli tarım arazileri üzerine kurulamadığını hatırlatan Tuncay, “Yeni tasarıda bu madde de değişiyor. Kanun koyucu, dilediği alanları OSB yapabilecek konuma geliyor. Yani isterse deniz kenarına, isterse tarım arazileri üzerine OSB kurabilir hale getiriliyor. Göllerimizin, denizlerimizin, tarım alanlarımızın ve ormanlarımızın ne kadar önemli olduğunu son yangılarda ülkece bir kez daha gördük. Bu değişiklik, birçok alanının OSB kurulumu adı altında farklı amaçlar için kullanılabilmesi ihtimalini de ortaya çıkarıyor” ifadesinde bulundu.
 
Kanun 20 yılda 22 defa değişti
 
OSB’lerin birbirleri ile dayanışma içinde olduklarının altını çizen Tuncay, tüm Başkanların büyük bir özveri ile herhangi bir çıkarı olmaksızın elini taşın altına koyduğunu söyledi. OSB Kanunu’nda sürekli değişiklik yapıldığını hatırlatan Tuncay, sözlerini şöyle sürdürdü:
 
“Bir zincir, en zayıf halkası kadar kuvvetlidir. Yeni tasarıda zayıf halkaların sayısı çok fazla. OSB Kanunu’nda 20 yılda 22 defa değişiklik yapılmış. Bizler; planlı sanayileşmeyi geliştiriyor, kayıtlı ekonomiyi sağlıyor, çevresel etkilere önem vererek sanayi belediyeciliği hizmetimizi sürdürüyoruz. Belediyelerden farkımız; onlar kamu kaynağı kullanırken biz yatırımcımızın kaynağını kullanıyoruz. Dolayısıyla yatırımcımıza her yıl hesap vermek, bütçemizi de Bakanlığın kontrolüne sunmak zorundayız. Hiçbirimiz bu durumdan rahatsız değiliz çünkü yanlış yapmıyoruz. Bilgisizlik veya tecrübesizlikten kaynaklanan aksaklıklar olabilir elbette ancak kimse art niyetle işleri yürütmüyor.”
Gelecek nesiller için çalışıyoruz
 
Sanayicilerin gelecek nesillere ekonomisi güçlü, ihracat potansiyeli yüksek, planlı sanayiye sahip bir ülke bırakma çabası içerisinde olduğunu vurgulayan Tuncay, “Hepimizin bu misyon doğrultusunda çalıştığını biliyoruz. Kişisel kaygıları olan zaten bu işi yapmaz. İşinizden, ailenizden, kazancınızdan fedakarlık yaparak, şikayet etmeden çalışıyorsunuz” dedi.
 
Esen: OSBDER ve OSBÜK’ün ortak sesine kulak verin
 
OSBÜK Yönetim Kurulu Üyesi, aynı zamanda Ege Bölgesi Sanayi Odası Meclis Başkanı ve Menemen Plastik İhtisas OSB Başkanı Salih Esen de OSBDER ile OSBÜK’ün dikkat çektiği maddelerin ortak olduğunu bildirdi. Sanayicilerin, hali hazırda Ar-Ge ve inovasyona odaklanıp ihracatındaki katma değeri yükseltme hedefi ile çalışması gerekirken, farklı alanlarda mücadele etmek zorunda kaldığını vurgulayan Esen, “Sanayici ‘inovatif ürün üretsin, sanayici katma değerli ürünlere yoğunlaşsın, ihracatı artırsın, Ar-Ge'ye önem versin’ deniliyor. Bu arada, sanayici elindeki hortumla sürekli bir yangını söndürme derdi içerisinde bırakılıyor” diye konuştu.
 
Taslağı değerlendiren Esen, OSB Başkanlarının görevden alınmaları konusuna dikkat çekerek, sürecin bir esasa dayanması gerektiğinin altını çizdi. OSB’lerdeki teftiş denetim ilkesinin Bakanlıklardan KOSGEB’e kadar aynı içerik doğrultusunda yapıldığını hatırlatan Esen, şöyle konuştu:
 
“Yalnızca tek bir teftiş denetim yönetmeliği var. Bakanlıklar, Bakanlıkların Müdürlükleri, KOSGEB’in de içinde yer aldığı 7-8 farklı birim bu mekanizmaya göre denetleniyor. OSB’ler de aynı sistem içerisinde inceleniyor. Ülkemizde sanayiye can veren, istihdamı yüklenen 350 OSB’miz var diyoruz. Ancak OSB’lere özgü bir teftiş denetim yönetmeliğimiz bile yok. Buna ilave olarak yeni taslağa göre görevden almalar daha da kolaylaşıyor. Sadece OSB’lere özgü bir teftiş denetim yönetmeliği çıkartmak üzere OSBÜK’te bir çalışmaya önderlik ettik ve yönetmeliği hazırladık. Teftiş daireye gönderdik, İncelediler ve teftiş denetim rehberi adı altında bir kısmından alıntılar yapmak üzere yayınladılar. Bugüne kadar o da yoktu. Bu konuya sahip çıkalım. OSB’lere yönelik teftiş ve denetim mekanizmalarını düzenleyen, tarif eden bir yönetmeliğin çıkmasına öncülük edelim.”
 

 

Diğerleri

İAOSB Yerleşim PlanıİAOSB MedyaİAOSB Haber DergisiİAOSB Tanıtım FilmiİAOSB Dosya İndir