Camın hassas, şeffaf, ışıltılı dünyasını 1950’lerde açtığı zücaciyeci dükkanı ile keşfeden İsmet Yorgancılar, öyle bir yola baş koyar ki, bugün ‘cam’ denildiğinde akla gelen birkaç markadan birini Türkiye’ye kazandırır.
Şehitler Caddesi’nde bin 200 metrekarelik bir depoda, 10 kişilik ekibiyle ‘cam’ işine gönül veren Yorgancılar, iki oğlu ve bir kızı ile birlikte çıktığı bu yolda tıpkı cam gibi; özen isteyen ve göz kamaştıran işlete imza atar ve bugün merdivenden masaya, dekorasyondan kaplamaya kadar hayatımızın her alanında keyifle kullandığımız ürünleri üretmeye başlar.
Cam Merkezi A.Ş.’nin Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Gülfem Perçin, babaları İsmet Yorgancılar’ın günümüze uzanan ‘başarı hikayesi’nin bir züccaciye dükkanı ile başladığını açıklayarak sözlerini sürdürüyor:
“Züccaciyenin ardından cam toptancılığıyla devam eden hikayemiz ilk temellerini atıyor. 1974 yılında toptan cam pazarlaması ile sektöre etkin olarak adım atan Yorsan, ilerleyen yıllarda Orim ve Yorim ile endüstriyel cam üretimi, Yorglas ile de asitli cam üretimine başladı. Grup, 2003 yılında dünya devi Schott Firmasına Orim'i devrederek Yorim, Yorglas ve Yorsan ile yoluna devam etti. Hızlı, yaratıcı, çözüm üreten, Global Cam Merkezi vizyonu doğrultusunda 2008 yılında tüm firmalar tek bir unvan altında toplanarak ‘Cam Merkezi San. ve Tic. A.Ş.’ tüzel kişiliği oluşturuldu. Müşteri odaklı yaklaşımı ile sektörün ihtiyaç ve beklentilerini karşılayacak, kalitesi müşteri tarafından onaylanmış ürünleri tedarik eden Cam Merkezi, Gebze, Bolu, Kemalpaşa ve Atatürk Organize Sanayi Bölgesi'ndeki 4 fabrika, 600 bayi ve 450 çalışana sahip. Üretiminin yüzde 70'ni de 30'ün üzerindeki ülkeye ihraç eden Cam Merkezi, 40'ı aşkın ülkede yer alan cam üreticileri ve kullanıcıları ile de ticari ilişkilerini sürdürüyor. Son olarak da geçen yılın son çeyreğinde Eskişehir’de yeni bir yatırım ile büyümesini sürdüren Cam Merkezi sektörün lideri olmaya devam ediyor.”
İyi ekip ve yenilikçi çalışma
Bugün Türkiye pazarının yüzde 20’sini elinde tutan, üretiminin yarısını dünya devlerine ihraç eden firma, yarım asrı aşkın geçmişi ile gerçek bir başarının öyküsünü yazıyor. Başarılarının sırrını ‘iyi bir ekiple inovatif çalışmalar yürütmeye’ bağlayan başarılı iş kadını Gülfem Yorgancılar Perçin, üretim alanlarını saptırmadan yalnızca cam üzerine odaklandıkları için ürünlerdeki hakimiyetlerinin daha önde olduğunu söyledi.
Perçin, “Yalın düşünen ve yalın çalışma sistemine inanan bir ekibimiz var. Kurulu toplam beş fabrikamızın ortak özelliği, hepsinin hammaddesinin cam olması. Dolayısıyla biz camda odaklandık ve camda büyümek istedik” diye konuştu.
Müşteri odaklı çalışmaları ile farklılığını ortaya koyan firma, ‘Camdoktoru, Camkart, Baylojistik’ gibi birbirinden farklı hizmetleri ile sektördeki yerini kuvvetlendiriyor. Öyle ki, camdoktoru müşterinin isteklerini yerinde dinleyerek doğru yönlendirmeleri ücretsiz olarak yapıyor, camkart ile müşterileri indirimlerden yararlanırken yıl içerisinde yapılan hediyeli çekilişlere katılıyor, baylojistik hizmeti ile uzmanlar müşterinin depolarını inceleyerek ürünün sağlıklı depolanabilmesi için gerekli düzenlemeleri yapıyor. Perçin, satış öncesi ve sonrası verdiği bu desteklerle bir adım öne çıkan firmalarında yürüttükleri çalışmalar hakkında sözlerine şöyle devam ediyor:
“Sıcak ve soğuk iklimde kullanılan camlar gibi birbirinden farklı özellikte ve nitelikte ürünler piyasaya çıktı. Bu doğrultuda, cam doktorumuz müşterilerimizi yerinde ziyaret edip, müşterimizin aldığı işten gelen talep doğrultusunda hangi tip camları kullanması gerektiğini ya da üretiminde hangi prosedürlere uyması gerektiğini hiçbir karşılık almadan müşterilerimizle paylaşıyor ve bilgilendiriyor. Baylojistik hizmetimiz de müşterilerimizin ihtiyacını karşılamaya yönelik olarak oluşturduğumuz bir çalışma. Çok büyük ebatları olan camın taşınması ve muhafaza edilmesi için özel teçhizatlar gerekli. İşte bu noktada ‘baylojistik’ hizmetimiz devreye giriyor. Müşterilerimiz bize depo aldıklarını bildiriyorlar. Baylojistik ekibimiz müşterimize giderek mevcut deposunu camın muhafazası için en uygun olacak planı hazırlayarak kendilerine sunuyor. Sürekli bir yenilik peşindeyiz. Bu hizmetlerimizin yanı sıra müşterilerimiz için çeşitli eğitim ve seminer organizasyonlarına da imza atıyoruz. Son olarak geçtiğimiz günlerde bir finans eğitimi verdik. Kısacası ürünü sattıktan sonra da müşterilerimizin ekonomik ve kişisel gelişimini önemsemeye devam ediyoruz.”
İnsan kaynağı en büyük sorunumuz
Sektörünün en büyük sorununu ‘nitelikli insan kaynağı’ olarak açıklayan Perçin, söz konusu alanda Türkiye’de meslek liselerinde eğitim verilmesi gerektiğini söyledi. Konuyu ‘cam sektörünün kanayan yarası’ diye nitelendiren Perçin, “Sektörel olarak baktığımızda yüzde 100’e yakın kısmı yerli üreticinin elinde olan sektöre yönelik bir meslek lisesinin ya da meslek liselerinde bir bölümün olmaması ülkemiz için çok büyük kayıp” dedi.
Son olarak Türkiye’de son 10 yılda yüzde 40 oranında büyüme kaydeden cam sektörünün ülkemizdeki ve dünyadaki durumunu değerlendiren Perçin, özellikle Çin’de çok fazla üretici olduğuna dikkat çekti. Perçin, son dönemde Türkiye’de ve dünyada hızla gelişen inşaat sektörüne paralel olarak cama yönelik talebin de arttığını sözlerine ekledi.