İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi 16. Olağan Genel Kurulu, İAOSB Bölge Müdürlüğü Atatürk Toplantı Salonu’nda düzenlendi. Divan Başkanlığını Kadri Şeker’in, Divan Katipliğini ise Faruk Oral’ın üstlendiği toplantıda; Yönetim ve Denetim Kurullarının 2017 yılı faaliyet raporları ile Bölgenin 2017 yılı bilanço ve gelir tabloları oybirliği ile kabul edilerek, Yönetim ve Denetim Kurulları ibra edildi. Genel Kurul’da, Yönetim Kurulu tarafından hazırlanan 2018 yılı bütçe ve çalışma programı da görüşülerek oybirliği ile kabul edildi.
Toplantıda söz alan İAOSB Yönetim Kurulu Başkanı Hilmi Uğurtaş, OSB’lerin sanayi üretiminin odaklanması için özel alanlar olarak gösterilmesine rağmen, son dönemlerde özellikle enerji tedarikleri ile ilgili ortaya konan uygulamaların ardından OSB içinde üretim yapan sanayicilerin bir anlamda cezalandırıldığını belirtti. Uğurtaş bu konudaki ilk yanlışın OSB’leri tek bir abone olarak gören BOTAŞ tarafından yapıldığına dikkat çekti. 300 bin metreküpten az doğalgaz kullanan sanayi tesislerine uygulanan indirimin, OSB içindeki KOBİ’lere uygulanmaması neticesinde, OSB’nin yanı başında üretim yapan KOBİ’nin, OSB’nin içinde yer alan KOBİ’den daha ucuza doğalgaz aldığına vurgu yapan Uğurtaş, “Yapılan bu yanlış uygulamaya ilişkin gerekli bilgilendirme ve uyarılarımızı yapmamıza rağmen bir şeyin değiştirilmediğini görmekteyiz” dedi.
Enerji, öncelikli madde
Benzer bir uygulamanın Enerji Piyasası Denetleme Kurulu’nun (EPDK) elektrik fiyatlandırmasında uygulanacak olan son kaynak tarifesi uygulaması ile karşılarına çıktığını vurgulayan Uğurtaş, söz konusu uygulamanın ardından yansıtılan zam oranının, başta OSB’ler olmak üzere üreticileri hedef aldığını söyledi.
Uğurtaş, 20 Ocak 2018 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan tebliğ ile Nisan ayından itibaren uygulamaya geçecek olan tarife değişikliğine ilişkin sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yıllık elektrik tüketimi 50 milyon kWh ve üzerinde olan kullanıcıları son kaynak tedarik tarifesi kapsamında değerlendiren uygulama ile bireysel abonelerin değil, başta OSB’ler olmak üzere direk üreticilerin hedeflendiğini görüyoruz. Ortaya konan son kaynak tarifesi ile zam oranı yüzde 14’lere yaklaşmaktadır. Buna bir de Ocak ayında sanayi tarifesine gelen yüzde 7’lik artışı eklersek, bir sanayicinin sadece elektrik enerji maliyetine Aralık 2017 dönemine göre yüzde 21 oranında zam geldiğini görüyoruz. Bu da yaklaşık olarak enflasyonun iki katı artışı anlamına gelmektedir. Bununla birlikte sanayiciler açısından gider bütçelerinin belirlenmesi de çok önemlidir. Son kaynak tarifesi, enerji maliyetlerini arttıracağı gibi sanayicinin enerji giderlerini öngörmesini de imkansız hale getirmektedir. Bizler için bu durum en az giderlerin artması kadar önem taşımaktadır. Çünkü son kaynak fiyatının hesaplanmasında hem Piyasa Takas Fiyatı (PTF) hem de Yenilebilir Enerji Kaynakları Destekleme Mekanizması (YEKDEM) fiyatı kullanılmaktadır. Aylık PTF fiyatlarındaki değişiklikler de öngörülemez farklılıklar gösterebilmektedir.”
Rakamlar sürekli değişiyor
Söz konusu öngörülemeyen değişikliklerinin YEKDEM fiyatlarında da geçerli olduğunu hatırlatan Uğurtaş, EPDK tarafından yayınlanan 2018 yılı için aylık YEKDEM tahmini referans fiyatlarına göre en yüksek ve en düşük ay ortalama fiyatları arasında 27,8 TL/MWh’lık bir fark olduğunun altını çizdi. Uğurtaş, “Tüm piyasa fiyatları eşit çıksa dahi YEKDEM’deki farklılık sebebiyle sanayici bugün 100 TL’ye aldığı enerjiyi yarın 128 TL’ye alabilir. 2017 yılı Aralık ayının EPDK referans fiyatı 25,44 TL/MWh iken gerçekleşen YEKDEM maliyeti 41,34 TL/MWh olmuştur. Yani piyasayı düzenleyen kurumun bile verdiği fiyat yüzde 63 saparken, sanayiciden bu fiyatları tahmin edip, giderlerini bunlara göre bütçelemesini ve uygun anlaşmalar yapması beklenmektedir” diye konuştu.
Konuyla ilgili sürecin yetkililer tarafından yeniden değerlendirilerek gerekli çalışmaların acilen yapılmasını talep ettiklerini dile getiren Uğurtaş, “Süreci yöneten görevlilerin, sanayicilerin bu belirsizlik ortamından çıkabilmeleri adına en kısa sürede bir destekleme mekanizması olarak başlayan, bugün ise tüketiciler için ciddi bir maliyet haline dönüşen YEKDEM’in koşullarını, uygulama ve maliyet metotlarını yeniden değerlendirmeleri için gerekli çalışmaları acilen yapmalarını istiyoruz” dedi.
Bölgedeki gelişmeler…
Bölgenin 2017 yılına ait çalışmaları hakkında bilgiler de aktaran Uğurtaş; Tariş İplik ile 2011 yılından bu yana süregelen arsa davasının, ilk bölümünde yerel mahkemede kazanılarak, Yargıtay’dan usul eksikleri nedeni ile geri dönen davayı yerel mahkemede bir kez daha kazandıklarını ve gelişmeleri beklediklerini belirtti.
Özel İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi Nedim Uysal Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nin çalışmaları hakkında da bilgi aktaran Uğurtaş, “Okulumuzun resmi açılışını Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Sayın Dr. Faruk Özlü’nün katılımı ile gerçekleştirdik. Okulumuz gerek İzmir’de, gerekse ulusal bazda ilgi odağı haline geldi. Artık çocuklarımız okulumuza gelmeyi hedef haline getirmeye başladılar ve Türkiye’deki pek çok OSB’de okulumuz konuşulur hale geldi. Ancak bu sene bizlere düşen görevlerden birinin bu okulun kapasitesini arttırmak olduğunu görmüş olduk. Bu hususta ön değerlendirme çalışmalarımız sürmektedir. Diğer yandan devletin OSB’lerde kurulacak meslek yüksek okullarında eğitim desteği vermesi kanunlaşmıştır. Lisemizden sonraki adımımız bir Meslek Yüksek Okulu kurmak olacaktır. Bizim hedefimiz, çocuklarımız ister liseden sonra tekniker olarak iş hayatına girsinler, isterlerse üniversitelere giderek mühendis olsunlar; yeter ki işi bilen, üretken ve çalışkan insanlar olarak ülkeye katma değer yaratan bireyler olarak yetişsinler” dedi.
Uğurtaş, okulun giderlerinin karşılanması maksadı ile oluşturulan finansman modelinin gelir ayağını oluşturan AVM inşaatının da başladığını açıklayarak, AVM’nin hayata geçmesi ile sağlanacak gelirin okulun sürdürülebilirliğinin garantisi olacağını belirtti. Uzun süredir düşündükleri Bölgenin simgesi olacak bir anıt inşa etme fikirlerini, eski havaalanı caddesi üzerindeki büyük kavşakta inşa edilen “Atatürk Silueti Anıtı” ile gerçeğe dönüştürdüklerini de bildiren Uğurtaş, tamamlanan bu anıtın Türkiye’nin dört bir yanından beğeni aldığını vurgulayarak, “Artık anıtımız Bölgemizin simgesi olmuştur” dedi.
Ege Bölgesi Sanayi Odası’na bir hizmet binası yapılması sözlerinin de arkasında durduklarını belirten Uğurtaş, EBSO ile ortak oluşturulan çalışma komisyonunun bir mimari proje yarışması yaptığını, bu yarışmada kazanan eserin EBSO Meclisi tarafından da kabul gördüğünü ifade ederek, “Tariş İplik ile aramızdaki dava sonuçlandığında bu çalışmamıza da başlayacağız” diye konuştu.
İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından gerçekleştirilen tramvay çalışmasının İAOSB’nin içinden de geçeceğini belirten Uğurtaş, “Bu konuda İBŞB tarafından güzergahların netleştirilmesini bekliyoruz. Tramvay Bölgemize entegre olduğu takdirde, Bölgemizin ulaşım olanakları daha çok zenginleşecektir” dedi.
Üretime odaklandık
1 Temmuz 2017 tarihinde açıklanan “Üretim Reform Paketi” içinde yer alan OSB’ler ile ilgili maddeler hakkında bilgiler aktaran Uğurtaş, “Uzun yıllardır kalkmaz denilen enerji fiyatları içine sokulan yüzde 2’lik TRT payının kaldırılması, OSB içinde yer alan ve kiralanmayan binalara verilen Emlak Vergisi muafiyeti sağlanması, bina cins değişimlerinde harç istisnası sağlanması gibi güzel olanaklar sağlanmıştır. Ancak, bu Torba Yasa içinde tüm OSB’lerin OSBÜK’e üye olması ve aidat ödemesinin de yer alması bizleri şaşırtmıştır. Bizlerin düşüncesi odur ki, bu tür yapılanmalara dileyen ve isteyen, bir fayda yaratılacağına inanan OSB’ler üye olmalıdır. Bizim OSBÜK ile ilgili geçmiş tecrübelerimiz ne yazık ki, bu kuruma olumlu bakmamızı engellemektedir” değerlendirmesini yaptı. Uğurtaş ayrıca, OSB Yönetmeliği’ndeki bazı maddeler ile ilgili çalışmaların sürdüğünü, hem İAOSB olarak hem de OSBDER olarak Üretim Reform Paketi çalışmalarında olduğu gibi bu çalışmalara da katkı koyduklarını, sakıncalı gördükleri hususları ilgili kişi ve kurumlara dile getirdiklerini belirterek, Yönetmelik çıktığında tüm katılımcıları bilgilendireceklerini söyledi.
2018 yılında yapılacak çalışmalar hakkında da bilgi aktaran Uğurtaş; 2018 bütçesine ana dağıtım ve SCADA projesi hizmet binası ve ön çalışmalarını koyduklarını, ana elektrik dağıtım merkezi hücre değişimini yapacaklarını, kanalizasyon ve yağmur suyu projelerini revize ederek, gereken yenilemeyi gerçekleştireceklerini, okula yapılması gereken laboratuvar donanımı, ekipman, deney setleri, bilgisayar gibi yatırımların devam edeceğini açıkladı. Uğurtaş, “İleri Atıksu Geri Kazanımı” ile ilgili önemli ve maliyetli bir proje için ön çalışmaların sürdüğünü, projenin gerçekleşmesi için Bölge kaynaklarının yanında dış destek kaynakları için de çalıştıklarını belirtti.
Sanayi 4.0 için önemli toplantı
Son dönemde iş dünyasında çok konuşulan ve tartışılan Sanayi 4.0’ın her yönü ile masaya yatırılması amacı ile 09 Mayıs 2018 tarihinde bir sempozyum düzenleyeceklerini açıklayan Uğurtaş, “Bu çalışmamıza konuk olarak geçmiş dönem İrlanda Başbakanlarından John Bruton baş konuşmacı olarak katılacaktır. Ayrıca, çok değerli konuşmacılar ile bilgilendirme konuşmaları ve bir panel gerçekleştirilecek. Bu toplantı da Sanayi 4.0 olgusunun ekonomik, finansal, siyasi, sosyal, kültürel ve hatta felsefi bağlamda değerlendirilmesini hedefliyoruz. Şimdiden sizlerden ajandalarınıza bu tarihi not almanızı rica ediyorum” dedi.
Sanayicilerin görüş ve dilekleri ile tamamlanan toplantıda, İAOSB’yi OSBÜK Genel Kurulu’nda temsil etmek için yapılan seçimde Hilmi Uğurtaş, M. Fatih Uysal ve M. Atilla Baysak asil üye olarak, Sinan Atik, Neslihan Kabaklı ve Mehmet Karahaliloğlu da yedek üye olarak oybirliği ile seçildiler.
Mart 2018