İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi ve OSBDER Çözüm Merkezi işbirliği ile “Yatırım Teşvik” konulu bilgilendirme toplantısı, OSBDER Çözüm Merkezi Yatırım Müşavirleri Cemil Aladağ ve Mehmet İnanır’ın katılımıyla gerçekleştirildi. Aladağ ve İnanır, 19 Haziran 2012 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren Yatırım Teşvik konularında Bölge katılımcılarına detaylı bilgiler aktardılar.
Yatırım Müşaviri Mehmet İnanır; sosyo-ekonomik gelişmişlik endeksi kriterlerine göre il bazında hesaplanan değerler yöntemi neticesinde daha önce Türkiye’nin dörde bölünürken şuanda altı bölgeye ayrıldığına dikkat çekerken; yeni Teşvik Sistemi’nin birinci ve ikinci bölgedeki yatırımları ya önceki yatırım konularına ya da stratejik yatırım konularına ittiğini, diğer taraftan Doğu ve Güneydoğu Anadolu’ya sürekli destekler verildiğini kaydetti.
Doğudan batıya teşviklerin yarı yarıya fark ettiğini söyleyen İnanır; “Gelir vergisi, stopaj, SSK, yüzde 90’lara varan kurumlar vergisi indirimi ve faiz desteği gibi desteklerden dolayı ilk mevzuatın çıktığı aşamada 6. Bölgedeki yatırımların geri dönüşü yüzde 116’ydı ama gerçekleşmeye baktığımızda maalesef yüzde 20’ydi. 1. Bölgede yatırımların geri dönüşü ise yüzde 6’ydı. Yani bu kadar maksimum devlet yardımlarında gerçekleşme nerdeyse sıfır” ifadesinde bulundu.
Stratejik yatırımların devlet yardımlarını içeren teşvik sisteminden faydalanabildiğini açıklayan İnanır; “Bu stratejik yatırımlarda Cumhuriyet tarihindeki gelmiş geçmiş tüm teşvik sistemleri içerisindeki tek istisnai nokta; stratejik yatırımlarda 500 milyonun üzerinde yapılan harcamalara KDV iadesi yardımının gelmiş olmasıdır. Bundan sadece Tüpraş ve Socar yararlandı. Bizim burada tavsiye ettiğimiz 1. ve 2. Bölgedeki yatırımcıların öncelikli yatırım konularına yönelmeleri. Bu öncelikli yatırımlar içerisinde Ar-Ge ile ilgili konular çok önemli. Çalışmalarınızı TÜBİTAK, KOSGEB ve Sanayi Bakanlığı Kalkınma Birimleri ile yürütmeniz gerekiyor. 5. Bölge sistemini içeren teşvik bilgilendirme raporunda yazan bütün şartları sağlamanız durumunda devlet yardımlarından faydalanabiliyorsunuz” dedi. KDV muafiyetine de değinen İnanır, “KDV istisnası tüm teşvik sistemi kapsamındaki yatırımlara uygulanan bir devlet yardımıdır. Burada almış olduğunuz teşvik belgesi kapsamında onaylatacağınız yerli listenin mutlak suretle makine tesisatı olarak addedilmiş ve üretim projesi içerisinde olması gerekmektedir. Bu kapsamda yüzde 18 oranında KDV istinasından faydalanılabilir. Gümrük vergisi muafiyetinde ise; muamele anlamında gümrük idaresi tarafından bir KDV yansıtılıyor. Bu KDV’den de aynı koşullar yerine getirildiği takdirde muaf sayılıyorsunuz. Kısmi ödemesini yapmış ama teşvik belgesinin dışında olabilecek bazı ithalatlarda da direk gümrük müdürlükleri yetkili kılındığından, bu kapsamda her ne kadar teşvik belgenizin süresi bitse de bu ithalatı gerçekleştirebiliyorsunuz” diye konuştu.
Yatırım Müşaviri Cemil Aladağ da sistemde, her yıl yatırımların/harcamaların yüzde 10’unun mutlaka ibraz edilmesi gerektiğine dikkat çekerek; “Yatırım bir bütündür. Bir yer alındığında, bir bina inşa edildiğinde, makine tesisatları alındığında, malzemeler gelirken harcanan nakliye, sigorta, danışmanlık bedelleri ve diğer mühendislik çalışması dediğimiz harcamalar bunların hepsi bir yatırımı oluşturuyor. Bu oluşan yatırım kalemlerini, belgeyi aldıktan sonra yıl içerisinde yaptığınız harcama kalemlerinizin yüzde 10’u içerisinde topluyorsunuz. Burada önemli olan konu, bu yatırımları bulunduğunuz yerden farklı bir yerde ya da farklı bir şehirde yapmanız durumunda önceden alınan teşvik belgesini nakil yaptırabilmeniz. Diğer önemli bir konu ise OSB içerisinde veya farklı bir yerde yatırımcı arazisini kendisi bulur, satın alır veya bir yere kiracı olarak taşınırsa noterden yazılı en az 5 yıllık bir kira kontratı gerekiyor. Burada karşımıza çıkacak olan böyle bir uygulamada eğer hazır bir bina alıyorsanız da binasını ayırıp arsa payını ödediğiniz kısmı yeni arsa almış gibi o yüzde 10’luk kısım içerisine koyabiliyorsunuz” diye konuştu.